Blue Is the Warmest Colour 2013 Film
Adele henüz 15 yaşında genç bir kızdır ve emin olduğu iki şey vardır. o bir kız ve kızlar erkeklerle birlikte olurlar. Günün birinde büyük meydanda iken Emma isimli bir kızın mavi saçlarını farkeder. Adele’nin hayatı o andan itibaren tamamiyle değişecektir. Bi yandan kendi ergenlik sorunlarıyla uğraşırken, bir yandanda Emma ile yaşamaya başladıkları aşk yüzünden başkalarının bakışlarını kendi üzerine çevirecektir. Emma ile aralarındaki aşkı tıpkı bir yetişkin gibi yaşamaktadır.
Ezginin Günlüğü'nün bir sarkısıydı, "her aşk kendini yaşar, çaldığın kapı kapanır sonunda". Filmi çok beğendim. Filmin bir sonu yok, değil. O son zaten geride bırakılıp unutulması gereken o hikayede, o kızın yalnızlık hissinde yok. Filmin bir sonu basbayağı var: kendi yolunu seçmek ve kendine dönmek. Bence her karesinde anlam olan ender filmlerden biri. Gece seyredip uyudum, bugün uyandığımda filmin son sahnesi ilk aklıma gelendi. Kim demiş, filmin sonu yok.
Oyunculuklar çok iyi. Gerçekçi ve doğaldılar. 3 saat olmasından dolayı sıkıldım baya ama yerinde olmuş. 3 saatten az bir süre de o derinliği vermeleri pek mümkün olmazdı. Filme boş bakmayın. Her karesinde çok ciddi anlamlar var. Yazarı memnun ettiklerine eminim. Başarılı bir film.